15 Aralık 2010 Çarşamba

Hayat hiç adil değil :)

Evetttt bir günü daha (yada dünü) geride bıraktık. Bugünkü konumuz adalet duygusu üzerine. Bugün yine haksızlığa uğradığımı düşündüm ama hiç bir refleks göstermedim. Neden dersen, valla gösteremedim :) Ama bendeki sıkıntıyı anlamama vesile oldu bugün yaşadığım olay. Anladığım şey şu " Olayların benle ilgisi yok"

Çok açıklayıcı oldu sanırım.30 kişi içinden ilk ona seçilemedim diyelim. Tam kendimi yeteneksiz hissedeyim derken, Ne göreyim; seçilemediği için çok üzülen küçük bir kız çoçuğu (18 yaşlarında) ağlıyor. 10 dakika sonra seçilmiş olarak yerini aldı. Ağlamak mı gerekir di? Yok valahi oturup ağlayacak kadar önemli bişey değil benim için. Hem keyfimin bozulduğu yerde bir daha çalışmalara gitmem olur biter :)

Düşündümde bi an haksılıktan mı yoksa haksızlığın sebebi olmaktan mı korkuyorum. Özellikle de tercih edilinmesi gerekli koşullarda. Sanırım ben haksızlığın sebebi olmaktan daha çok korkuyorum. Yani dünkü örnek üzerinden gidersek, seçilmek için kullanılması gereken yolları kullanıp seçilse idim, gerçekten orda olması gereken kişinin olamayışının tek sebebi olacaktım. Materyalist bi insanım çoğu zaman, ama Ah lardan ve haksızlıklardan korkuyorum gerçekten.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder